Sunday, October 30, 2011

Yigidoluk bulassa

Macin sonucu hic muhim degil. Gordugumuz her skorda iki takim da mutlak goller kacirdi. Besiktas en haketmedigi anda 2. golu buldu. Macin buyuk bolumu (1-0 sonrasindaki 30-40 dakika) Sivasspor kontrolunde gecti. Zaten futbolda diger branslara oranla rassalligin etkisinin cok buyuk oldugunu savunurum hep. O yuzden o nasil kacti, bu nasil cakti beni ilgilendirmiyor.

Soyleyecegim su ki BJK takimi bir kadina benziyor. Birincisi Ali Eren, Erman, Bayram, Sertan gibi kanserojen oyunculari barindirdigimiz zamanlara gore takim "COK" estetik. Isinma hareketlerini bile super slow motion'da tekrar tekrar izletiyor LigTV. Elbette bayanda oldugu gibi takimda da estetik bizi bozmaz. Ama kotu yani takim cok yumusak ve emotional. Motivasyon ve duygu inis cikislari o kadar abartili ki... Oyuna kusen Almeida efendi Necip'in pasina sirt ceviriyor, Quaresma dokunsan aglayacak, tribunlerle diyaloglara kadar giriyor. Sanki takimda herkes Hurmuz ve tek kocalari da Ernst! Takim gecmis yillara gore beceriksizlikleriyle degil, duygusal inis cikislariyla sac bas yolduruyor. Ernst de disipliniyle, dogrulariyla, oyun durdugunda digerleriyle konusarak takimi toplamaya calisiyor... Egemen de bu gorevi geride yapma cabasi icinde ama o Ernst'in aksine dogru erkek degil Turk erkegi hesabi, hoduklugun sinirlarina yaklasiyor :)

Veli goz dolduruyor. Daha da iyi olacak. Ama bu takim(!) korkarim daha iyi olamayacak. Kiev skandalina hazirlikli olalim....

Thursday, October 20, 2011

Vizyon

Besiktas geceyi yine bir Avrupa husraniyla kaparken, gecmisteki husranlara gore icimiz daha da bir ciz ediyor. Takim iyi oynama becerisine sahip olmasina ragmen bu kapanma hastaligi icimizi yakiyor. Dunyanin en iyi takimi da olsa bir takim kapanabilir. Sonra acilir ve saldirir ki yensin ya da berabere kalsin. Bizim takimlarimiz sadece 0-0 beraberlik sayiliyor, 1-1'de puan verilmeyecekmis gibi kapaniyor. Besiktas iyi oynadi ve iyi kapandi ama rakibin temposunun dustugu anlarda saldirmaktansa top dolandirdi (cevirdi demek saygisizlik olur). Anlamsiz paslasmalar - yan pas bile denmeyecek mehteran mantikli bir paslasma. Her paslasmanin sonunda ya stoperler ya kaleci sisirecekse o paslasmanin anlami ne? Fotografini cekmeyi cok istedigim bir pozisyonda sanirim Aurelio top ayagina geldiginde BJK kalesine dogru onunde 3 Kiev'li, rakip kaleye dogru sifir kisi vardi!!! Ve o cok buyuk maharet gibi o ucunun arasindan Ernst'i gordu ve evet nihayetinde kalemize kadar goturduk o topu kendi ayagimizla.

Bir cift soz de Quaresma'ya. Ayaklari ne kadar becerikli olursa olsun neden solugu Turkiye'de aldigini beyni ispatliyor. Orta sahada calim atmanin fayda/maliyet analizini birisi anlatsin artik bu adama... Ya da bu adama hic orta sahaya gelme densin. Orta sahada rakip cezaalaninda yapilacak hareketler yapmak MALLIK'tan baska bir sey degil. Orada adam eksiltsen ne olacak? Ama rakip topu kapsa gagamiza sicacak.

Eski kanserojen futbol olmasa da, futbol zekasi olarak oyuncularimiz hala bir Ukrayna'linin bile fersah fersah altinda. Bu sahaya yansiyor. Icimden 85.dakikada "hasbel kader gol atsak bile eleniriz biz bu grupta" diye gecti. Simdi Inonu'de deliler gibi saldiracagimiz bir Kiev macini dusunmek bile urkutucu cunku cok hizli ve diri bir takim. Boyle pirpir bir takimla ilk maci disarida oynamak buyuk avantajdi, yine kullanamadik. Sahi BJK son 20 yilda herhangi bir avantaji kullanmis miydi?