Saturday, May 5, 2012
FA Cup Blues
Wednesday, May 2, 2012
Financial "Unfair" Play
Sunday, February 13, 2011
Everything that has a beginning has an end!

Thursday, November 25, 2010
Asıl kafalar 1960'larda
Saturday, September 18, 2010
ESPN sagolsun...
Tuesday, September 14, 2010
Bu açlığın kalması bir bakıma da iyidir.
Söze Tanjevic'ten başlamak isterim müsadenizle. Geçmişte ne yaptı yapamadıyı tartışmaktan ziyade, bu turnuvada kendisinde tespit ettiğim birtakım değişiklikler söz konusu. Bir kere malum hastalığından mı bilinmez ama kesinlikle durulmuş bir Tanjevic izledik bu turnuvada. Bunun da oyuncularımız üzerinde pozitif bir etkisi oldu kanımca. Şöyle ki, eskiden hiç oturmayan, yerinde duramayan, kenara aldığı her oyuncuyu fırçalarıyla oyuna küstüren Tanjevic gitmiş, yerine gözlüğünü takıp oturduğu yerden elindeki istatik vb. raporlarına bakan ve oyunu taktiksel açıdan kurgulayan bir Tanjevic gelmiş. Turnuva boyunca sıkça da teknik ekibine sorumluluk verdi ki, bence finale çıkmamızdaki en önemli etkenlerden biri de budur. Ne yazık ki bu söylediklerimi final maçı için geri almak durumundayım. Zira, kariyerinin sonuna gelmiş Tanjevic'in evinde milli takımlar düzeyinde bir altın madalya olmayışından ötürü bu maçta kendini tutamayıp içindeki canavarı bize ve oyunculara göstermiş olmasının maçtan çok erken kopmamıza neden olduğunu düşünüyorum. Ben bizzat Semih ve Sinan'ın daha 2. çeyrekte bırakın maçı, hayata nasıl küstüğünü gördüm. Kimbilir devre arasında, soyunma odasında neler yaşamdı!.. Tanjevic hakkında bu kadar konuştuğum yeter, kendisine bundan sonraki emeklilik(!) hayatında sağlıklı günler diliyorum.
Milli takımımızla ilgili de şunları söyleyeceğim: Turnuvadan önce kendi hedefimi 5. lik olarak koymuş, hatta gruptan 2. mi yoksa 3. mü (dikkat ederseniz 1. değil) çıkacağımızdan emin olamadığım için çeyrek final maçlarının oynandığı iki güne de bilet almıştım. Fakat gruplardaki performansımızdan sonra hedefimi madalyaya yükselttim. Son çeyreğinde kalbimin durma noktasına geldiği Sırbistan maçından sonra ise turnuva benim için bitti. Ne yalan söyleyeyim, hazırlık maçlarını dahi kaçırmayan bendeniz final maçını gayet isteksiz izledim. Belki kızacaksınız ama ABD'yi yenip şampiyon olmamızı istemedim desem yalan olmaz. Sırbistan'a yenilsek kahrolurdum, çünkü onları yenmemizin ve bir madalya almamızın zamanı gelmişti. ABD'yi yenmemizin zamanı ise henüz gelmedi. Ama gelecek. Onlara da yenile yenile yenmeyi öğrenicez. Final oynaya oynaya da şampiyon olmayı öğrenicez. En azından bunları konuşabilir hale geldik artık. Böylesi uzun vadede inanın daha sağlıklı olacaktır.
Uzattığımın farkındayım; fakat son bi paragrafı da bronz madalyayı boynuna geçiren Litvanya'ya ayırmam gerekiyor. Çeşitli sebeplerden ötürü, ABD maçına kadar namağlup gelen Litvanya'nın hiçbir maçını izleyememiş kahroluyordum ki, Arjantin'i devirdikleri o malum gece Sinan Erdem'de çıplak gözlerime bir basketbol ziyafeti yaşattılar! Bir takım, bu kadar mı disiplinli, bu kadar mı bütün bir basketbol oynar be kardeşim! Fundamental olayını da bizim birdirbir oynadığımız senelerde bitirmiş adamlar! :-p Açıkçası Sırbistan maçında yüreğimin ağzıma gelmesinin nedeni de, 3. lük maçında Litvanya'yla karşılaşıp madalyayı kaçırma korkusudur. Adamlar için jenerasyon fark etmiyo. Seyircisiyle, malzemecisiyle [ gördüm de konuşuyorum :-) ] tam bir basketbol ülkesi. Bundan sonraki uluslararası her turnuvanın da favorisi bana göre.
İşte o turnuvalarda tekrar görüşmek dileğiyle... Hoşçakalın.
Thursday, November 19, 2009
Semenya Kazandı..
Monday, October 26, 2009
Old hens make good soup

Saturday, October 3, 2009
Serbest Kürsü
Friday, October 2, 2009
i. hakem

Tuesday, September 15, 2009
BJK - ManU
ManU da hic bir sey oynamiyor. Bu kadar onemli bir ekip, Turkiye'de
boyle oynayacak, ve bizim ikinci yaridan hic bir umidimiz olmayacak,
yazik...
Erman Toroglu'nun Bursaspor icin yaptigi benzetme aslinda BJK'ya da
cok uygun.. "Oynuyorlar da, vidi vidi vidi vidi.. Sabah kadar birak
oynasinlar, vidi vidi vidi..." Besiktas degil 45 dakika icinde 3 gun
icinde gol atacak gibi degil... ManU kotu olmasina ragmen
Rooney/Scholes iyi bir top aldigi anda fisimizi cekecek... Ya da
kornerden Vidic...
Benim icin heyecan da umut da yok. Mac var izliyorum iste...
Not: Besiktas icin hedef macin bu olmadigini daha once de blogda Verne
ile konusmamizda soylemistim. Ama diger maclara da pek umutlu
degilim.. Keske GS bu sene CL'de olsaydi..
Not2: Spiker aklinca aksan koyuyor.. Widic, Newille oldular, dikkat!
Not3: Denizli yine bombayi patlatmis, 7 puan alan gruptan cikar..
Grubu sonuncu bitirmek icin en guclu aday senin takiminken yapma bari
boyle yorumlar..
---
2.yaridan sonraki yorumum:
Hep soldan gelmeye calistik.. Yusuf'un basireti bagliydi.. Oyunu yayamadigimizdan iyi ve rahat kapandi ManU. Bu kadro Denizli'nin simdiye kadar cikardigi en iyi kadroydu. Ancak kanatlarimiz guzel islemedi, oyuncu yetenegi cok kisitli. Ekrem bir ara epey cabaladi sag ice hareket getirebilmek icin ama macin ozeti onun kullandigi suttu: Ugrasti, pozisyonu buldu, sonra bir sut atti ki ABAOW dedim.
Bu arada Bobo'yu kaybettik artik, kullanamadigimiz gibi pahaliya da satamayacagiz, hayirli olsun.
Macin bir iyi yani varsa Hakan'i kazanmamizdir. Artik umarim Rustu hic kaleye gecmez. Ancak bu takimda Ernst (pardon "Alman Ernst") bile aksiyorsa, ciddi bir inanc sorunu var gibime geliyor. Ilk maclarimizda yazmistim, bir maddi sikinti oldugu kesin. Takimda arkadaslik falan hakgetire. Sadece cikip siralarini savdilar. Sivok mutlu gozukuyor, cunku guzel oynayip sahane piyasa yapiyor. Ama bu yonetimin, Sivok'u 3e satip 5e daha kotusunu alacagina eminim...
Rockets or not?
Aslında bu sene bu takım için çok gelecek vaadetmiyor o yüzden kısa süre içerisinde kendilerine bir ihanetim sözkonusu olabilir..
Geçen sene Mayıs'ta kendilerini Batı konferansı yarı finalinde Lakers'a kök söktürürken bırakmıştık ( hatırlarsınız büyük bir sürprizle 7. maça götürdüler seriyi) . Ancak malesef sonrası pek parlak değil.
Öncelikle Yao yarı finaldeki sakatlığı sonrasında sezonu kapatmıştı. Durum sanılandan da ciddi ve bu sezonun tamamında kendisini sahada görememe ihtimalimiz var. Hatta basketbol kariyerinin bitmiş olması da imkan dahilinde.
T-Mac ise sol dizinden ameliyat oldu ve All-Star arasına kadar takıma dönmesi beklenmiyor.
Son olarak playoff larda takımın liderliğine soyunan, kötü çocuk, Ron Artest free agent olarak Lakers'a kapağı attı (gidenlerden bir tek seni bana ekledim Artest?).
Peki ya gelenler? Kısa forvet Trevor Ariza ( free agent), Pivot David Andersen (parayı bastırıp aldılar, Yao dönene kadar 6'9" üzerindeki tek adam takımda) ve draft edilen iki Swingman Chase Budinger ve Jermaine Taylor.
Aslına bakılırsa bu senenin rotasyonu koç Adelman'ın sevdiği hızlı hücum mantelitesini oturtması için ideal gözüküyor (Aaron Brooks, Luis Scola, Kyle Lowry, Shane Battier, Carl Landry, Ariza...). All-Star bir skorerin eksikliği zaten Adelman'a pek farklı bir opsiyon sunmuyor.
Mevcut tabloya bakıldığında playoff lara kalırsa büyük bir iş başaracak Rockets. Ancak bir sürpriz yapıp 7 veya 8. sıradan playoff a kapağı atabilirler. Bunun için taraftarları umutlandıran iki durum var. İlki GM Daryl Morey'in geçenlerde Yao'nun sağlık durumunun iyiye gittiğini ve belki bir ihtimal sezon bitmeden dönebileceğini açıklaması. İkincisi, ki bence daha önemli, T-Mac'in sezon ortalarına doğru hazır olabilecek olması. 23 milyon USD'lik kontratı bu sezon bitecek olan T-Mac bol sıfırlı bir kontrata ( belki de son vurgunu olacak) imza atabilmek için daha bitmediğini göstermek zorunda.
Sunday, September 13, 2009
15,5 ~ 16
Friday, September 11, 2009
Gai Assulin
Tuesday, September 8, 2009
I love this game

Santiago @ Efes Pilsen

Yilin en guzel haberi...
Yaklaşan 2010 kongresi için çalışmalarını sürdüren muhalefetin adayı olarak gösterilen Aksu'nun, Ramazan Bayramı'nın ardından resmi açıklamayı yapacağı öğrenildi. Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören'in ilk döneminde asbaşkan olarak görev alan Murat Aksu daha sonra istifa ederek Demirören Yönetimi'nden ayrılmıştı. Bir süre kendi işleriyle ilgilenen Aksu, camia içinden
gelen yoğun baskılar sonucu başkanlık için çalışmalarına başladığı belirtildi. Siyah - beyazlı camianın önde gelen isimlerinden Süleyman Seba ve Hikmet Çetin'in yanı sıra birçok önemli ismin de desteklemesi beklenen Murat Aksu'nun liste çalışmalarına şimdiden başladığı öğrenildi. Geçen kongrede tek başına aday olan Yıldırım Demirören'in karşısına rakip olarak çıkacak Murat Aksu'nun listesinde siyah - beyazlı camianın ileri gelen isimlerinin yer alacağı finansal kaynaklarını da bulduğu öğrenildi. Başkanlık teklifinin ilk olarak Hikmet Çetin'e yapıldığı, bu öneriyi götürenler arasında Murat Aksu'nun da bulunduğu, ancak Çetin'in buna sıcak bakmadığı ifade edildi. Bunun üzerine Aksu devreye sokuldu ve aday bulundu.
Thursday, September 3, 2009
Ricky Rubio TRT'de

Tuesday, September 1, 2009
Siftah
