Sunday, January 23, 2011

Barcelona Günlükleri - Racing Santander

Öncelikle Betis maçını kaçırdığımı ve tekrarını da bulamadığımı, dolayısıyla da günlüğümün bir sayfasının eksik kalacağını üzüntüyle bildiriyorum. Ne yalan söyleyeyim, Racing maçını da sonradan izleyebildim. Hayat her zaman planladığınız gibi gelişmeyebiliyo. Artık bu gibi durumlarda hoşgörünüze sığınıcaz.
  • İlk olarak, Malaga yazımızda çok önemli bi noktayı es geçmişiz, onun bi altını çizelim: Biliyosunuz bu sıralar Barca'da rekorlar ardı ardına patlıyo. Malaga maçıyla, daha önce 73/74 sezonunda kırılan 27 maçlık yenilmezlik serisi rekoru 28'e çıktı! Arada kaçırdığımız Betis maçıyla da bu rekorun daha fazla gelişme şansı kalmadı. Şimdilik tabii!
  • Racing maçının bitiş düdüğüyle beraber de ligde art arda kazanılan maç sayısı 14'e yükseldi ve böylelikle Rijkaard'ın 05/06 sezonundaki takımının rekoru egale oldu.
  • Bir rekor da Iniesta'dan geldi. İspanyol futbolcu, Racing maçında attığı golle bu sezonki gol sayısını 7'ye yükseltirken, Barca formasıyla şimdiye kadar bir sezonda attığı en yüksek gol sayısına ulaştı. Umarız bu sayı daha da artar.
  • İstatistikleri tutan arkadaşlar ofsayt rakamlarını her nedense sır gibi sakladığından ötürü bu maçta bildiğiniz çetele tuttum. Eğer kaçırmadıysam Barca'nın düştüğü ofsayt sayısı 4. Şimdilik sadece kayıt altına almak istedim. Yeterli veriye ulaştıktan sonra bu konuyla ilgili yazacaklarım olacak.
  • Bi ara, ceza sahası içinde, Messi'nin etrafında 6 Racingli oyuncu gördüm! Evet gördüm.
  • Not etmekte fayda var: Racing bu sezon, Deportivo'yla birlikte La Liga'nın en az (15) gol atan takımı. Bu rağmen 20 takımlı ligde 14. sıradalar. Malaga'ya kıyasla daha çok gol pozisyonuna girdiklerini de rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu vesileyle CM günlerimi yerli kontenjanına yaptığı katkılarla süsleyen Kennedy Bakircioglu'na da selam olsun. Anlayan anladı ;)
  • Maçın Joga Bonito ödülünü de Messi ve Busquets arasında paylaştırıyorum. Maçın 70. dakikasında, Racing'in her şeyi olan Rosenberg'in sakatlanmasının ardından, topu orta yuvarlağın üzerinde aralarında gezdirip çocuğun ayağa kalkmasını beklediler. Zaten 75'te de Rosenberg oyundan çıktı. Bu konuyu da daha sonra açıcam, bilginize.

No comments: